top of page

At (Life Gambit 6)

  • Halit
  • 2 Nis
  • 2 dakikada okunur


ree

Satrançta at, L şeklinde hareket eden ve diğer taşların üzerinden atlayarak ilerleyebilen tek taştır. Bu özellikleriyle oyundaki en özel taşlardan biridir.

At, özellikle çatal taktikleriyle birden fazla taşı tehdit edebilme yeteneği sayesinde stratejik olarak çok değerlidir. Kapalı pozisyonlarda daha etkilidir ve diğer taşların ilerleyemediği alanlarda bile manevra yapabilir.


At, tahtada cesaretin simgesidir.

Bazen kendi duvarlarının üzerinden, bazen önüne örülen duvarların üzerinden atlamaktır. Hiç kimsenin beklemediğini cesurca, sırf inandığın için yapmaktır. Özgürlüğün ilk kuralıdır cesaret. Toplumun, ailenin, çevrenin—hatta çoğu zaman kendinin kendine çizdiği sınırların—üzerinden atlamaktır at. Varoluşun temelidir özgürlük , ve cesaret ister, çünkü harekete geçmenin, olağan dışı bir adım atmanın bedeli vardır. Cesurca hatalarını üstlenmek gerekir, bedeli vardır özgürlüğün .


Özgürlük kimse tarafından verilmemiştir insanoğluna; o, cesaretiyle almıştır özgürlüğünü. Hükmetmek değildir özgürlük; hükmedilmemektir. Ve asıl cesaret, inandığın yolda hükümsüz olmaktır. O yüzden önce cesaretini alırlar elinden, sonra istediğini yapmakta özgür olduğunu söylerler. Oysa sıkıştığın köşede özgürlük yoktur. Kaybetmekle korkuturlar seni. Rezil olmak ihtimali ile ezer ruhunu, ama insan kaldıkça rezil olmazsın. Asıl rezillik, insan olmamaktır. Ama bunu kimse konuşmaz , söylemez insan doğmak ile insan olmak arasındaki farkı sen yaşarken görürsün .


Atlarına sahip çıkmalısın, dostum. Onları kaybetmemelisin. Onlar cesareti ve özgürlüğü simgeler. Bu iki at hayatında oldukça, yapabileceklerinin sınırı yoktur.


Ve zordur atların hareketini kestirmek. Bu yüzden özgürlüğüne ve cesaretine sahip insanları istemezler. Önce atlarını almaya çalışırlar elinden. Bir tanesi kalabilir; özgürlüğün gittiyse, cesaretini kendi çıkarları için kullanırlar. Cesaretin gittiyse, özgürlüğünü kilitlerler kendi ruhunda.


Kim mi bunlar? İnan, kim oldukları önemli değil, sevgili dostum. Önemli olan sensin.

Asıl soru, onların kim olduğu değil, senin kim olduğundur.


Başkalarının dünyasına mı sürüyorsun atlarını? Hangi yolda kırdın cesaretini?

Bir dön bak, hangi yolda kaybettin özgürlüğünü?


Hiç olmadığın kişi olmanı istediklerinde, olamamak kırar belki her şeyi… Ama kendi yolunda kaybetmezsin ne cesaretini ne de özgürlüğünü.


Şimdi bir bak aynaya.

Kimsin sen?

Cesaretin ve özgür ruhun nerede çalındı? Atlarını nerede aldılar elinden?


Eğer gerçekten inandığın yolda koşarsan, atlarınla ve insan kalırsan her saniyesinde; ne mağlubiyet vardır, ne utanç, ne de rezil olmak… Yeter ki yol senin yolun olsun.


Atlarını tımarlama ,

Nallarını çakma zamanı geldi.


Ve şimdi onları tahtaya yerleştirme zamanı…

Özgürce ve cesurca.

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin

Çok Yakında

© 2035 by Ebedi Kalem  and secured by Wix

bottom of page